İklim değişikliğini çocuklarla konuşurken özen gösterilmesi gereken noktaları Prof. Dr. Gelengül Haktanır ve Prof. Dr. Yankı Yazgan’nın danışmanlığında sizler için derledik.
Değerli öğretmenler;
Son zamanlarda her yaştan çocuk, iklim değişikliğiyle ilgili haberlere ve bilgilere sıkça maruz kalıyor. Bunun bir sonucu olarak çocuklar, iklim kaygısı ile baş başa kalabilirler. Siz, onları bu kaygıdan korumaya ya da bu süreçle daha sağlıklı baş etmelerini sağlamaya çalışsanız da çeşitli bilgilerle farklı şekillerde karşılaşmaları kaçınılmaz. Ancak yetişkinler olarak bu konuda daha hazırlıklı ve bilinçli olmamız, çocuklardan gelen sorulara farkındalıkla yaklaşmamız, kendi davranışlarımızla onlara örnek olmamız ve onların bu sürece eleştirel yaklaşmasını sağlamamız gerekiyor. Aynı zamanda; onları doğayı korumak için motive etmeli, onların kaygılarını dinlemeli, bunu azaltmak için neler yapabilecekleriyle ilgili onlarla konuşmalı ve umutlarını kaybetmemelerini sağlamalıyız.
Her çocuğun gelişim süreci ve mizacı kendine özgüdür. Konu ne olursa olsun en doğru kararları vermek ve en etkili yöntemleri seçmek, çocuğu iyi tanımaktan geçer. Bu konuda ebeveynlere ve öğretmenlere güvenerek, iklim değişikliğiyle ilgili aşağıda yer alan yardımcı notların sizin için kolaylaştırıcı olmasını umuyoruz.
Genel hatları ile nelere dikkat etmeliyiz?
İklim değişikliğinin nedenini ve sonuçlarını çocuklara anlatmadan ve çocukların sorularını yanıtlamadan önce çocuklara doğanın, ekosistemlerin nasıl işlediğini ve doğada her şeyin; birbirine nasıl bağlı, sınırlı ve uyumlu bir şekilde çalıştığını öğretin. Çocukların, yaşamı mümkün kılan doğal süreçleri tanımalarını ve merak etmelerini sağlayın.
İklim değişikliği hakkında çocuklarla konuşurken ya da onlar herhangi bir bilgiye, görüntüye maruz kaldıklarında çocukları; kaygı, endişe ve umutsuzluk duyguları ile baş başa bırakmayın. Öğretmenlerinden ya da ebeveynlerinden destek alarak çocuklarla neden böyle hissettikleri üzerine sohbet edin. Çocukların dikkatini çekmek için kullanacağınız görselleri, dikkatli seçin. Çocukların doğa ile olan ilişkisini bu görüntülerle şekillendirebilirsiniz. Çok erken yaşlarda, dünyayı ilgilendiren büyük kriz haberlerinin, iklim değişikliğinin neden olduğu afetler sonrası korku ve üzüntü yaratacak fotoğrafların çocukları bir süre sonra duyarsızlaştırabileceğini ve onlarda endişe yaratabileceğini unutmayın. Bu durum daha sonrasında onları doğadan uzak, doğayla ilgili sorunları görmezden gelen yetişkinler haline getirebilir. Çocukların maruz kaldıkları bilgi ve görüntülerin fazlalığına dikkat edin.
Çocukları iyi tanıyın. Korkmuş, tepkisel, soğukkanlı, içe dönük, sakin… Vereceğiniz bilgileri ve söylemlerinizi çocukların karakter özelliklerine göre seçin. Örneğin; içe kapanık, kaygı yaşayabilecek bir çocuk ile olumsuz senaryolar üzerinden sohbet etmeniz yararlı olmayacaktır. Çocukların içinde bulundukları gelişimsel dönemin farkında olun, duygusal ve sosyal gelişim özelliklerini dikkate alın. Çocukların zor duygularla baş etmek zorunda kaldıklarında yaş dönemi özellikleri doğrultusunda hareket edin.
0-8 Yaş için
Neler yapmalıyız?
Çocukların; doğada zaman geçirmelerini, oyun oynamalarını, merak etmelerini, gözlem yapmalarını ve doğayı sevmelerini sağlamak; öncelikli amaç olmalıdır. Onlara kavramları daha basit bir şekilde anlatın ve çocukların canlıları korumaları, sevmeleri için onlara fırsat yaratın. Birlikte tohum ekin, çiçekleri sulayın, sokak hayvanlarını besleyin, kuşlar için sağlıklı yiyecekler hazırlayın. Çocukların iklim değişikliğini anlamaları için hava durumu, mevsimler ve iklimi gözlemlemek iyi bir temel oluşturabilir ve çocuklarda farkındalık yaratır. Onlara “Farklı mevsimlerde doğada neler oluyor? Ağaçlar nasıl değişiyor? Kuşlar, böcekler, kelebekler, arılar ne yapıyor?” sorularını sorun.
Çocuklar iklim değişikliği ile ilgili medyadan, okuldan ya da arkadaşlarından yeni bilgiler öğrenmiş olabilir ya da ailesi ile birlikte doğrudan iklim değişikliğinin sonuçlarından birine maruz kalmış, yaşadığı yer zarar görmüş olabilir. Çocuklara içinde bulundukları duruma göre yaklaşın ve onların neler hissettikleri üzerine konuşun. Çocuklara; korkmuş, endişeli, üzgün hissetmenin bu tür olaylar sonrasında olağan olduğunu söyleyin. Gerekli durumlarda uzmanların neler söylediklerini araştırın, onlardan destek alın ve çocuğun yaşına uygun bir dil seçin. Çocuklar, yaşadıkları olumsuz olaylar karşısında duygu ve düşüncelerini farklı şekillerde ifade edebilirler. Bu noktada; onlara isterlerse resim çizebileceklerini, oyun oynayabileceklerini ya da hikâye oluşturabileceklerini hatırlatın. Çocuklara günlük yaşamlarında sorumluluklar ve görevler verin. Gerekmediği zamanlarda ışıkları kapatma, suyu harcamama, çiçekleri sulama, geri dönüşüm yapma gibi… Bu tür davranışlar çocukların iklimi koruma ile ilgili davranışlarını geliştirecek olup iklim değişikliğine yönelik kaygısını azaltmaya destek olacaktır.
Ne yapmamalıyız?
Korku ve endişe verici senaryolardan ve görsellerden uzak durun. Onları “Sel olacak mı?”, “Sel olursa ne yaparız?”, “Ormanlar tükenecek mi?”, “Evimize bir şey olur mu?” soruları ile karşı karşıya bırakmayın. Onlara güvende olduklarını hissettirin. İklim değişikliği ile ilgili kaygılarınızı çocuklara yansıtmayın. Bunun aksine insanların; doğayı korumak için neler yaptıklarını anlatın, kendi yaptıklarınızı duymalarını ve görmelerini sağlayın. Erken çocukluk döneminde çocuklar kendilerini güvende hissetmek ister. Bunu hiçbir zaman unutmayın.
9 yaş ve üzeri için
Doğru kaynakları bulun.
Çocuklar; iklim değişikliğinin nedenlerini, sonuçlarını ve bu süreçte insan davranışlarının rolünü, etkisini ve önemini anlayabilir. Bunun için basit bilgileri, doğru görselleri ve yapıcı bir dili seçmeye özen gösterin. Çocukların, bilimsel bilgileri anlayacakları şekilde yaşlarına uygun anlatmaya çalışın ve onlarla doğru kaynakları buluşturun. Merak etmesi, sorular sorması için onları teşvik edin. Bilgi kirliliğini ayırt etmesi, doğru kaynakları takip etmesi konusunda onlara destek olun. Çocuklarla paylaşacağınız görüntülerde duyarlı olun. Onlara; iklim değişikliğinin sonuçlarını, orman yangınlarını ya da selleri anlatmak için yanmış hayvan, orman, yıkılmış ev vb. görüntülerini kullanmayın. Konuyu bilimsel bilgilerle neden ve sonuç ilişkisi içerisinde adım adım anlatın.
Birlikte çalışın.
Sizin dışınızda da birçok bilgiye maruz kaldıklarını unutmayın. Bu yüzden çocukların hali hazırda neler bildiklerini, ne düşündüklerini ya da ne hissettiklerini sorun ancak konuşmaları için baskı yapmayın. Özellikle iklim değişikliğinden kaynaklı bir doğal afete maruz kalmış ya da felaket yaşamış / tanık olmuş çocukları “Bu bir daha ne zaman yaşanacak?”, “Bu olursa ben o an ne yapacağım?”, “Ya benim başıma gelirse?” soruları ile baş başa bırakmayın. Bu gibi durumlarda çözüm yollarını ve alınması gereken önlemleri ve yapılması gereken eylemleri mutlaka paylaşın, çözüm yolları için neler yapılabileceğini çocuklarla konuşun ve onların da düşüncelerini öğrenin. Çocukların umutlarını çoğaltın. Çocukların öğretmenleri / ebeveynleri ile görüşün, onlarla tartışın. Öğretmenleri / ebeveynleri ile çocuklara bilimsel bilgilerle açıklama yapmak ve çözüm üzerine odaklanmak; medyadan duydukları konusunda da nasıl eleştirel yaklaşmaları gerektiğini, doğru kaynaklara nasıl ulaşabileceklerini öğretmek için ortak bir dil oluşturun.
Anlatmaya temelden başlayın ve derinleşin.
İklimi, ekosistem odağında öğretin. Her şeyin birbirine bağlı olduğunu, ekosistemin ne olduğunu ve ekosistem içerisinde canlı ve cansız varlıklar arasındaki ilişkiyi anlatın. Çocukların canlılar ile empati kurmasını sağlayın. “Mevsimler tahminlerden daha hızlı ve farklı değişirse arılar, kuşlar, ayılar, ağaçlar, insanlar ne yapar?” sorusu üzerinde birlikte düşünün. Uzman ya da eğitimci olmayan ebeveynler de iklim değişikliğinin nedenleri ve sonuçlarını bilimsel bir kaynak kullanarak basit bir şekilde konuşabilir ve sorulara birlikte yanıt bulmaya çalışabilirler. “Atmosfer dediğimiz şey nedir?”, “Ne işe yarar?”, “Atmosferde çok fazla karbondioksit olduğunda ne olur?”, “Atmosferde neden olması gerektiğinden fazla karbondioksit var?”, “Fosil yakıt nedir?”, “Fosil yakıt kullanımı nasıl azaltılabilir?”, “İklim değişikliği ne anlama geliyor?”, “Karbon ayak izi nedir? Nasıl ölçülebilir? Kendi karbon ayak izimizi azaltmak için neler yapabiliriz?“ gibi soruların yanıtlarını birlikte araştırabilir, tartışabilir ve öğrenebilirsiniz. Tartışmalarınızı derinleştirin. Sürdürülebilir gelişmeden, sürdürülebilir gelişmeyi sağlayabilmek için evde, okulda neler yapılabileceğinden volkanik patlamalara kadar her konuyu tartışabilir, bilmiyorsanız birlikte öğrenmenin yollarını bulabilirsiniz. Ancak unutmayın, çocuklar tıpkı yetişkinler gibi iklim değişikliği ile ilgili her şeyi bilmek zorunda değiller.
Sorunlardan çok çözümlere odaklanın.
Çocukları; doğa koruma alanında çalışan önemli rol modeller, kurumlar ve hazırlanan projelerle tanıştırın. Onları motive edin. Birlikte hareket edildiğinde fark yaratabileceklerini söyleyin ve bunu gösterin. Çocuklarla karşılaştığınız önemli girişimleri, haber ve çalışmaları paylaşın. Çocuklara, hem bireysel olarak insanların hem de hükümetlerin, yerel yönetimlerin ve kurumların yapması gereken işler olduğunu söyleyin ve neler yapıldığına ve yapılabileceğine yönelik örnekler verin.
Model olun.
Değişimin bir parçası olun. Çocuklarla birlikte, sera gazı etkisini azaltmak için evinizde ve günlük yaşamınızda neler yapabileceğinize odaklanın. Kendi davranışlarınıza özen gösterin ve tutarsız davranmayın. Bez çanta, matara kullanın, enerji tasarrufu yapın, atıklarınızı azaltın, plastik ve tek kullanımlık eşyaları günlük hayatınızdan çıkartın.
Sorumluluk verin.
Çocukları yaşıtları ya da sınıf arkadaşları ile birlikte proje geliştirmeleri ve projeyi hayata geçirmeleri konusunda destekleyin. Doğayı korumak ve karbonsuz yaşam için herkesin günlük yaşamında göstereceği küçük de olsa bireysel çabaların ne kadar önemli olduğunu anlatın ve ortak kararlar alarak çocukların yeni alışkanlıklar edinmesini destekleyin.